Nöromuskuler hastalıklarda oksijen verilmeli mi

 

Nöromuskuler hastalarda ilerleyen solunum güçlüğü gelmişse geceleri oksijen düzeyinin düşmesi oluşmakta olan  hipoventilasyonun bir erken göstergesidir. Hasta yatağa uzandığında vital kapasite, masimum respirasyon gücü ve maksimum ekspirasyon gücündeki düşmeye ilave olarak uyku süresince de kandaki oksijen seviyesi ciddi şekilde düşer. Düşük oksijen saturasyonu beraberindeki yüksek CO2 miktarı veya hiperkapni hipoventilasyonun ciddi işaretleridir. Bu durum zayıflamış solunum kasına bağlı solunum yetmezliği tablosudur.

Solunum kası zayıflamasına bağlı ilerleyen solunum yetmezliği gelişmiş nöromuskuler hasta mekanik ventilasyona bağlanmazsa ölüm kaçınılmazdır. Solunum kasındaki zayıflamanın ilerleme hızını önceden saptamak zordur. Bazı hastalarda birdenbire yaşamı tehdit eden seviyede hiperkapnik solunum yetmezliği gelişir. Özellikle fiziksel aktiviteleri yoksa ve düzenli olarak basit pulmoner testleri yapılmamışsa derece derece artan semptomların farkına varamayabilirler.

Hastaya oksijen verilmesi zayıflayan solunum kasına yardımcı olmaz tersine hem hastaya hem doktora doğru tedavi uygulanıyormuş gibi yanlış bir izlenim verir. Hipoventilasyon oksijen transfer problemi ile karıştırılabilir. Gerçekten hastaya oksijen vermek sorunu gizleyebilir, aynı zmanda solunum depresyon tehlikesine neden olabilir. Dolayısıyla, hastaya oksijen vermek hipoventilasyon için uygun tedavi yöntemi değildir,  hipoventilasyonu azaltmaz, oksijen saturasyonunu yükseltir ve ani solunum yetmezliğinden ölüme neden olabilir. Hipoventilasyona bağlı hiperkapnik solunum bozukluğunda CO2  miktarı yükseldiği için oksijen saturasyonu düşer. Normal olarak CO2 nin çoğu akciğerdeki alveollerden solukla dışarı atılır.  Hipoventilasyonda ise CO2 birikimi olduğundan alveollerde oksijen için yer azalır. Hasta mekanik ventilasyona bağlandığında alveollerdeki OO2 miktarı düşer, oksijen saturasyonu düzelir ve solunum kasları dinlenmiş olur. Ventilatör oda havasında oksijen saturasyonunu normale çevirmek için uygulanır. Hastaya oksijen verilirse, hasta noninvaziv oksimetriyi kullanamamış olur, uygulanan ventilasyonun yeterli desteği sağladığını söyleyebilmek için sık sık kan gazları analizi yapılır.

Oksijen transferini zayıflatan ilave bir akciğer hastalığı bulunmayan ALS,SMA, post-polio ve muskuler distrofi gibi nöromuskuler hastalara ventilasyon uygulamak,

-hastanın konforunu arttırır,

-oda havasında oksijen saturasyonunu  yükseltir (%95)

-hastanın güçlü oksürebilmesine ve sekresyonu atmasına yardımcı olur

-oral iletişim sağlar,

Klinik değerlendirme ve oksimetri için monitorize edilmediğinden, iki yönlü pozitif basınç ünıtesiyle noninvaziv nazal ventilasyon uygulayan hastalarda yetersiz cihaz ayarları çok olağan hale gelmiştir. Genellikle EPAP yüksek IPAP düşük tutulmaktadır, EPAP ve IPAP %95 oksijen saturasyonu sağlayacak şekilde ayarlanmalıdır.

Pnömoni gibi bazı özel durumlarda hastaya oksijen verilmesi gerekebilir. Eğer hastada solunum kası zayıflığı ve hipoventilasyon da varsa hem ventilasyon hem oksijen desteği önem kazanır.

 

Kaynak-E.A. Oppenheimer, MD, FCCP